Sabır // İnci Geçkil

Sabır…




İnsan kelimelere nasıl başlayacağını bilemiyor. Söz konusu sabır olunca biraz daha duraklıyor ve daha derin düşünmeye yoğunlaşıyor. Beşeriz muhakkak hatalarımız oluyor veya haklı olduğumuz yerler oluyor. Hataların bedeli ödetilmiyor veyahut haklı olanlar hakkını alamıyor. Bunlar yeri geldi bizleri üzdü, yeri geldi bizleri parça parça etti. Hiç sabır dilemek veya Allah’a sığınmak aklımıza geldi mi? Çoğumuz söz konusu menfaat ve çıkarlarımız olduğu zaman aklımıza dahi gelmez birçok şey neden diye sorduk mu? Hayır sormadık!. Neden sabır veyahut sabırlı olmamız bizim için ne işe yarayacak?

Evet sizlere ufak bir araştırma neticesinde notlarım ile huzurunuza geldim. Maddeler halinde tek tek gideceğiz. Sabırla okumanızı istiyorum. :)

“ Sabır üçtür:

- Musibetlere karşı sabır,

- Kullukta sabır,

- Günah işlememekte sabır...”

( süyüti, II,42; Deylemi, II,416)


Belki bir çoğunuz bunlar neydi şimdi diyebilirsiniz. Haklısınız saygı duyuyorum. Bizler hiç dönüp de aynadan kendimize baktık mı? Şimdi sabır ile ne alaka bu diyenleriniz de olacaktır. Yine saygı duyuyor ve anlatmaya devam ediyorum. Bizler kendimize ne kadar saygı duyuyoruz? Bilenimiz var mı? Hayat koşulları yaşam derken belki de kendimize duyduğumuz veya duyacağımız saygıyı unuttuk bile... Hayatımıza aldığımız veya hayatımızı paylaştığımız kişilere ne kadar saygı, sabır duyuyoruz. Hiç düşündük mü? Karşımızdaki ne yaşıyor veya sıkıntılarını sabırla dinlemek yerine kaç kere yerin dibine bizler çektik peki bunu düşündünüz mü?

Mü’min Suresi, 55. ayet: Şu halde sen sabret. Gerçekten Allah’ın va’di haktır. Günahın için mağfiret dile; akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et. Süresi oysa ne güzel anlatmış değil mi? Seni kul dinlemiyorsa sığın rabbine o elbet sessini duyar ve sesine ses olur.

Sabırla bekleyişin sonu selamettir. İnsan önce kendine saygı duymalı ve ondan sonra sabırlı olmalı. Hayatın verdiği iyi veyahut kötü yaşamlardan ders çıkarmalı aynı hataya düşmemeli.
Muhammed Suresi, 31. ayet: Andolsun, Biz sizden mücahit olanlarla sabredenleri bilinceye (belli edip ortaya çıkarıncaya) kadar, deneyeceğiz ve haberlerinizi sınayacağız (açıklayacağız). Oysa rabbim bizlere ne güzel süreler hediye etmiş. Okuyalım ve görelim hayatımıza dikkat edelim. Haksızlık yapanın yanına kalmaz. Hakkına girilenin de muhakkak hakkı sorulur.


Bizler aciz kullarız. Okumaya ve öğrenmeye bile aciziz ki elimizin altındaki Ku’ran-ı Kerimi açmıyor ve okumuyoruz. Bizim başkalarının bilgisine ihtiyacımız yok. Asıl bilgi evimizde duruyor. Sadece şükretmesini ve sabırlı olmasını bileceğiz. Biri torbaya atıyor bir şey herkes merakından o torbanın içine giriyor. Bunu yapmayın!. Sükunetinizi ve sabrınızı koruyun ve bekleyin er yada geç her şey ortaya çıkıyor.

Yunus suresi, 109. ayet: Sana vahyolunana uy ve Allah hükmünü verinceye kadar sabret. O, hükmedenlerin en hayırlısıdır. Diyerek yazıma burada son veriyorum. Umarım anlatabildim kelimelerimi toparlamaya çalıştım elimden geldiğince okuyan herkese teşekkür ederim.


İnci Geçkil

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aile Ve İlişkiler Uzmanı Filiz Aldemir İle Röportajımız // İnci Geçkil

Zaman Geçmiyor Abla... // İnci Geçkil